KUR’ANI KERİME DIŞARDAN (İSVEÇ) VE İÇERDEN (KURAMER) YAPILAN SALDIRILAR
Kur’an bugün elimizde olan kitap (mushaf) değildir. Peygamberimize (sav) mana olarak inmiş peygamberimiz (sav) de zamana göre lafzı formüle etmiştir görüşü; Kur’anı inkardır.
Ayetler
بسم الله الرحمن الرحيم
وَالسَّمَٓاءِ ذَاتِ الْحُبُكِۙ ﴿٧﴾
اِنَّكُمْ لَفٖي قَوْلٍ مُخْتَلِفٍۙ ﴿٨﴾
يُؤْفَكُ عَنْهُ مَنْ اُفِكَؕ ﴿٩﴾
Zariyat suresi:7-9. Meal (Kur’an Yolu) ﴾7-8﴿ “Alanları ayrılmış yıldız kümeleri ile dolu göğe andolsun ki siz çelişkili sözler söylemektesiniz. ﴾9﴿ Çarpık düşünceli olanlar doğru yoldan başkasına yönelirler.“
—-
Hadisler
1-Hz. Câbir (r.a.) şöyle demiştir: “Resûlullah insanlara hitap ederken önce lâyık-ı vechile Allah’a hamd ve senâ eder, sonra da “Bir kimseye Allah hidayet verirse artık onu saptıracak yoktur; Allah’ın saptırdığına da hidayet verecek yoktur. Sözün en hayırlısı Allah’ın Kitabı’dır.” buyururdu. (Müslim, Cum’a, 45)
—-
Esselamu aleyküm!
“(Ey Allah’ım) Biz yalnızca Sana ibadet eder ve yalnızca Sen’den yardım dileriz.
Bizi dosdoğru yola ilet.
Kendilerine nimet verdiğin kimselerin yoluna ilet, gazaba uğrayanların ve sapıkların yoluna değil.”(Fatiha 5-7)
“Sözlerin en güzeli Allah’ın kitabıdır. Yolların en doğrusu Muhammed’in yoludur.”
(Buhari, edeb,70) Sözlerin en güzelini, yolların en doğrusunu bulduktan sonra kalplerimizi aynı ikrar üzere sabit kıl Ya Rabbi! Aynı ikrar ile de son nefesimizi tamamlamayı nasib et!
Son zamanlarda yüce kitabımız Kur’anı Kerime karşı yurtdışı fonlu bazı mihraklarca zahir (isveç) ve batın (Kuramer – Kur’an Araştırmaları Merkezi isimli ifsad merkezi) saldırılar olmaktadır. Bu saldırılar boş, nafile saldırılar olup Allah (cc) ayeti kerimede “Muhakkak onu biz indirdik koruyacak da biziz” (Hicr, 9) buyurmaktadır. Yine Cenabı Hak kitabı mübinin de “Kafirler istemese de Allah (cc) nurunu tamamlayacaktır” (saf, 8) buyrulmaktadır. Sözün fazlası ahmaklara edilir fehvasınca günümüz hayırlı, kazancımız bereketli, vücudumuz sıhhatli, amellerimiz salih, dualarımız kabul olunan dualardan olsun!
Âmin âmin Ya Rahmân Ya Muîn!
Muhammed Özcan